İlgili başvuruya konu olayda başvurucunun biyolojik babası olmasa da kendisine bir baba gibi destek olan B.V. ile başvurucu arasında hukuki bir aile bağı kurulmak istendi ve 31.03.2015 tarihinde B.V. başvurucuyu evlat edinmek için yargı yoluna başvurdu. Hatta başvurucu 2020 yılında babası gibi gördüğü B.V.’nin soyadını almıştı. Mahkemenin evlat edinmeye izin veren kararını gönderdiği nüfus müdürlüğü TMK m.308/1 hükmünü esas alarak evlat edinen ile evlatlık arasındaki yaş farkının 16 olması sebebiyle evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını talep etti. Bu talep kabul edildi ve diğer yargı mercileri de aynı yönde karar verdi.
Anayasa Mahkemesi ise kararında; asgari yaş farkına ilişkin şartın kesin şekilde düzenlenmesinin ve hiçbir istisna içermemesinin çocuğun üstün yararının gerektirdiği bazı zorunlu durumlarda mağduriyete yol açabileceğini belirtti. Aslında makul bir yaş farkının ve fiilen bir aile bağının bulunduğunu bu gibi hallerde uygulayıcılara takdir yetkisi tanınmaması sebebiyle devletin yasal düzenlemeler oluşturma konusunda pozitif yükümlülüklerini yerine getirmediği sonucuna ulaşıldı.
TMK m.308/1’de yer alan hükmün istisna içermemesi, yani eksik bir düzenleme içermesi sebebiyle aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine karar verildi. Bunların ışığında AYM, Anayasa’nın 20. maddesinin ihlal edildiğine ve kararın TBMM’ye bildirilmesine hükmetti.
Kararın detayı için tıklayınız.