İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesi maddi ve manevi tazminat talebiyle açılan davada itiraz konusu kuralın, CMK m.253/19 beşinci cümlesinin, Anayasa’ya aykırı olduğu sonucuna ulaşarak düzenlemenin iptali için AYM’ye başvurdu. İtiraz ise uzlaşma teklifinin kabul edilmesi halinde tazminat davası açma hakkının ortadan kalkmasının eşitlik ilkesiyle bağdaşmaması ve herhangi bir edim karşılığı olmadan uzlaşmanın gerçekleşmesi durumunda tazminat davasının açılmamasının orantılılık ilkesiyle çelişmesi gibi gerekçelere dayandı. Uzlaşmada ile amaçlanan kamusal yarar ile zarar görenin kişisel yararı arasındaki dengenin sağlanamadığı belirtildi.
AYM, mağdurların uzlaşma teklifini kabul ettikleri takdirde zararlarının tazmini talebiyle yargı mercilerine başvurabilmeleri imkanını ortadan kaldıran bu kuralın mahkemeye erişim hakkını sınırlandırdığını belirtti. Uzlaşma görüşmeleri esnasında belirlenmesi pek mümkün olmayan zararlara ilişkin açılacak davalar bakımından uzlaşmanın sağlandığı bir durumda tazminat davası açılamayacağını düzenleyen kuralın mağdurlara katlanamayacakları bir külfet yüklediği değerlendirildi. Özellikle de uzlaşma görüşmelerinde net bir şekilde belirlenemeyen veya öngörülmesi mümkün olmayan zararlar örnek gösterildi.
İtiraz konusu kuralda yargının iş yükünün azaltılması amacıyla mahkemeye erişim hakkına getirilen sınırlama arasında makul bir denge kurulamadığına hükmedildi. Bunun sonucunda ise AYM, ölçülülük ilkesinin ihlali sebebiyle CMK m.253/19 beşinci cümlesinin Anayasa’nın 13.ve 36.maddelerine aykırılığına hükmederek ilgili kısmın iptaline karar verdi.
Kararın detayı için tıklayınız.