İncelemeye konu olayda davacı kiracı davalı kiraya veren ile imzaladığı kira sözleşmesini 14.09.2018 tarihinde sonlandırmış. Depozitonun iade edilmemesi sebebiyle 23.06.2020 tarihinde kiracı takip başlatmış ve davalı kiraya veren ise borcu kabul etmiş ancak faize itiraz etmiş. Bu noktada kiracı ise itirazın iptalini talep etmiş.
Küçükçekmece 8.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen itirazın iptali davasında kiraya veren davaya bakma görevinin sulh hukuk mahkemesine ait olduğunu savundu. Mahkeme ise kira sözleşmesinin 2018 yılında sona ermiş olması sebebiyle görevli olduğuna karar verip takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamına kesin olarak karar verdi. Kararın kesinleşmesi sebebiyle kararın kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istendi.
Yargıtay; her ne kadar kira ilişkisi sona ermiş olsa da depozito alacağından ileri gelen takibe karşı açılan itirazın iptali davasında sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğuna karar verdi. Yargıtay’a göre kira sözleşmesinin sona ermesi, uyuşmazlığın niteliğini değiştirmeyecektir. Sonuç olarak asliye hukuk mahkemesinin görevsizlik kararı vermesi gerekirken davanın esası hakkında hüküm vermiş olması hukuka aykırı bulundu ve Yargıtay tarafından kanun yararına temyiz talebinin kabulüne karar verildi. Bunların ışığında kararın sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına bozulmasına hükmedildi.
Kararın detayı için tıklayınız.